Dindarlık; dinin, bireyin duygu ve düşüncelerindeki etkisini, hayatının farklı alanlarındaki yansımalarını gösteren bir olgudur. Ancak bu yansımaların sürekliliği ve olumlu sonuçları için ahlakî bir zemin şarttır. Dinî ve ahlakî değerler birbirinin tamamlayıcısıdır. Dinlerin ahlakî bir misyonu ve amacı olduğu bilinen bir gerçektir. Durum böyle olunca, ortalama insanın bile sahip olması gereken ahlakî özelliklerden yoksun bir dindarlık hem o dindarın tavırlarında hem de onu gözlemleyen bireylerin zihinlerinde çelişkilere neden olacaktır. Bundan dolayı dinî değerler ve dinî uygulamalar, tabanında ahlakî bir zemin arar. Dinî olgunluk, bu zemin üzerinde ahlakî olgunlukla paralel gelişir. Bu zemin olmadığı takdirde, bir yandan, “dindar” dediğimiz kişi (dinî erdemleri içine tam sindirememiş olması nedeniyle) bazen önemli ahlakî zafiyetler yaşayabilmekte, öte yandan da dindardaki ahlakî eksiklikler, bazılarınca “dinî eksiklik” olarak algılanabilmekte ya da böyle dindarlık bahane edilerek din itham edilebilmektedir. Böyle bir zafiyet yaşamamak ve yanlış algılanmaya da fırsat vermemek için dindar birey, faaliyetlerini ahlakî ve dinî bir bakışla sürekli sorgulamalı, ahlâk-din bütünleşmesini bütün davranışlarında gerçekleştirebilmelidir. İşte bu çalışmamızda öncelikli olarak ahlakın ne olduğu üzerinde durulacak, ikinci bölümde Peygamber Efendimizin ümmetini eğitirken takip ettiği usul ve yöntemler akademik bir şekilde ortaya konacaktır. Son bölümde ise ahlaklı toplum inşasının temel parametreleri, sünnetin ışığında tahlil edilecektir. Amacımız ahlaka dair bütün hadisleri derlemek ve yorumlamak değildir, zaten böyle bir amaç, bu çalışmanın hacmini aşacak türdedir. Bu açıdan günümüz 6 toplumu için çok önemli olduğunu düşündüğümüz hadislerden hareketle Efendimiz’in ahlakî yöntem ve usulleri ifade edilecektir. Bu çalışmayı hazırlarken her türlü ilmi ve akademik desteklerini benden esirgemeyen kıymetli eşim Necla Hanıma ve yine meslek ve akademik hayatımda haklarını fazlasıyla ihlal ettiğim göz nurlarım Orhan ve İlhan'a sevgilerimi sunarım. Gayret bizden, muvaffakiyet Allah’tandır